Antalya Kutu Sanayi Oluklu Mukavva Kâğıt Tic. A.Ş (Ankutsan) sektörde 17 yıldır faaliyet gösteriyor. 2002 yılında tek bir makinesi ile devralınmış küçük bir kutu atölyesinde doğan Ankutsan bugün sektörün devi haline gelmiş bulunuyor. Sektöre yön veren, çok uluslu, çok tesisli ve aynı zamanda kâğıt üreticisi olan şirketlerin arasında ilk beşte yer almayı başaran Ankutsan, 5 fabrikası, sayıları 800’ü bulan çalışanı ile Türkiye’nin 505 sanayi şirketi arasında yer alıyor.
Oto yıkama yağlama işi yapan Teknik Lise Mezunu Rüstem Kesgi, 2002 yılında kendisine teklif edilen bir kutu atölyesini kuyumcuda çalışan arkadaşı Mustafa Çakal ile ortak olarak devralır ve 300 metre kare atölyede kutu üretimine başlarlar. Hızlı yakalanan büyümeyle birlikte atölye yetmemeye başlar ve 2003 yılında Antalya Organize Sanayi Bölgesi’nde bir yer almak için girişimde bulunulur. Buraya yeni fabrika kurulur ve dev kutudan çıkmaya başlar.
Son beş yılda istihdamını dört katına çıkaran Ankutsan’ın hikâyesi içinde sektörün ve Türkiye’nin büyüme hikâyesinin ve fırsatlarının ilginç dinamikleri barınıyor. Bugün oluklu mukavvadan kutu işi Türkiye’de kâğıt ve oluklu mukavva üreticisi çok uluslu grupların da bulunduğu büyük şirketlerce yönlendirilmektedir. Oluklu mukavvadan kutu üretimi ve ambalaj sektöründe özellikle son beş-altı yıl içindeki yatırımlarıyla bu şirketler arasına katılan Ankutsan’ın sıra dışı bir büyüme hikâyesi var.
Antalya ziyaretimizde ilk durağımız olan bu dev tesisi daha yakından tanımak için şirketin Stratejik Planlama Müdürü Burak Durmaz’a sorularımızı yönelttik.
• Türkiye’de nispeten yeni bir markasınız ve kısa sayılabilecek bir sürede birçok lokasyonda birden yer aldınız. Bu süreç nasıl gelişti?
Oluklu mukavva ambalaj sektöründe nakliye maliyetleri nispeten yüksek diyebiliriz. Aynı zamanda kurumsal müşterilerimizin ambalaj tedarik süreçlerinde aradıkları en önemli kriterlerden biri de hızlı teslimat. Bu nedenle sadece tek bir lokasyonda büyüyemiyorsunuz. Üretim tesislerini bölgesel olarak konumlandırıp, şehir şehir hizmet vermeniz gerekiyor.
Ankutsan, temellerinin atıldığı şehir içindeki 300 m2 atölyeden, 2003 yılında Antalya OSB’deki ilk fabrikasına taşınıyor. Burada da safiha dışarıdan tedarik edilip kutu üretimi yapılıyor. Ancak o dönemde kağıt fiyatları sabitken safiha fiyatlarına aniden %40 zam gelince şirket ortakları oluklu mukavva üretimi de yapabilmek adına yatırım kararı alıyorlar ve ikinci el eski teknoloji bir oluklu hattı ile oluklu mukavva levhayı da üretmeye başlıyorlar. İşler büyümeye başlayıp hattın ve fabrikanın kapasitesi yetmediğinde Antalya Organize Sanayi Bölgesi 2. Kısım’da 20 bin metrekarelik yeni bir yer alıyorlar ve 2006 yılında ilk yüksek teknoloji oluklu hattını burada faaliyet geçiriyorlar. Bu fabrika daha sonraki yatırımlar ile 40 bin m2’lik alana büyütülüyor ve bu yatırım Türkiye’de tanınan bir marka olmamızın yolunu açıyor. Günümüzde Ankutsan merkez ofisi de bu arazi içerisinde yer alıyor.
2010 yılında grup şirketimiz Kutay Kutu A.Ş. ile birlikte İstanbul Esenyurt’ta ikinci oluklu mukavva fabrikamız faaliyete geçiriliyor ve Marmara bölgesine hizmet vermeye başlıyoruz. 2006’dan 2014’e kadar Antalya ve İstanbul tesislerinde üretim her sene artarak devam ediyor. 2012’de ilk ihracatımızı İngiltere’ye yaparak ihracat tarafındaki ilk adımlarımızı atıyoruz. İhracat hacimlerimiz artmaya başladıkça liman maliyetleri bizi zorluyor. Antalya limanının maliyetleri, sanayisinin gelişmemiş ve trafiğinin az oluşundan Mersin, İzmir, İzmit gibi limanlara göre yüksek. İhracat hedefleri doğrultusunda 2013 yılı sonunda Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesindeki fabrikamızı satın alıyoruz ve yaptığımız yatırımlar sonrasında 2014’te faal olarak bu tesiste de üretime başlıyoruz. Mersin’deki güçlü liman avantajı ile bu yatırım Ankutsan’ın büyümesindeki önemli adımlardan biri konumuna geliyor. Şu an Mersin fabrikamızda ürettiğimiz kutuların %75’ini ihraç ediyoruz.
50’ye yakın ülkeye ihracat
İhracata ağırlıklı pizza kutusuyla başlamıştık. Şimdi yaş meyve sebze kutusu, standart a-box kutu gibi ürünler de var. Kırktan fazla ülkeye aktif olarak ihracat yapıyoruz. Buna, birkaç kere satış yapıp çıktığımız ülkeleri de eklersek 50 ülkeyi buluyoruz. İhracatımızın ağırlığı pizza ve yaş sebze meyve kutularından oluşuyor. Çünkü ürünler daha katma değerli. Böyle olunca navlun maliyetleriyle daha kolay başa çıkabiliyorsunuz. Ankutsan’ın ana uzmanlığının bir bölümü de bu ürünler üzerine. Normal bir taşıma kolisini herkes yapabiliyor. Onun için ayrı bir teknik bilgi ve donanıma gerek kalmıyor. Ankutsan, yıllar içinde yetiştirdiği ustaları ve mühendisleri ile bu alanda oldukça tecrübe kazandı. Bu teknik bilgi birikimi o ürünleri kaliteli üretebilmek için gerekli. Çünkü ihracat kolay değil. Örneğin Organize Sanayi Bölgelerinde birçok firma müşterimiz, seri üretim yapıyorsunuz, arada 3-5 tane hata çıkarsa hemen ziyaret edip yerinde çözebiliyorsunuz. İhracat tarafında durum çok farklı. İhracata Britanya pazarıyla başladık, özellikle İngilizler biraz zor beğenir. Konteyner açılır, bir iki problemli kutu varsa hemen kapatılır, iade edilir, bu nedenle yüksek kaliteli üretim olmazsa olmazımız. İhracata bu iki ürün grubuyla başlamıştık ancak son birkaç yıldır diğer ürün segmentlerinde de ihracatımız artarak devam ediyor.
• İhracat yaptığınız ülkelerden birkaçını sayabilir misiniz?
İhracata Avrupa pazarıyla başladığımız için Avrupa’da oldukça kuvvetliyiz. Başta İngiltere, daha sonra Fransa, Hollanda, Avusturya, Almanya, İspanya, Norveç ilk aklıma gelenler. Ağırlıklı olarak gelişmiş Batı Avrupa ve Kuzey Avrupa ülkeleri olarak düşünebiliriz.
Son üç yıldır Kuzey Amerika’ya da ihracatımız başladı. ABD ve Kanada’ya çok ciddi hacimlerde ihracat yapıyoruz. Gittiğimiz fuarlarda görüyoruz ki Amerika’da Ankutsan markasının artık bir yeri var. Amerika’nın kendi ürettiği kutuları bir segment oluşturuyor; yüksek fiyatlı ancak kalitesi bizim kutularımızdan iyi değil. Çinlilerin kutuları var, onlar ayrı bir segment; çok ucuz ve kalitesiz. Bir de Ankutsan markası oluştu. Biz tam arada konumlandık; kaliteli kutu yapıyoruz, Çinlilerden pahalı Amerikalılardan ucuz satıyoruz ve sürekliliğimiz var. Bunlara ilave olarak Kuzey Afrika pazarında kuvvetliyiz, büyük bir yaş meyve sebze pazarı var.
• Mersin ve İhracattaki büyüme sonrasında yeni yatırımlarınız oldu mu?
Ankutsan’ın gelişimine paralel olarak yatırımlarımız da devam etti. Mersin fabrikamızdan sonra 2015’in sonunda Ankara’ya bir yatırım yapmaya karar verdik. 2016 Nisan’da temellerini attığımız fabrikamızdan 2016 Aralık ayında ilk faturamız kesilmişti. Ankara fabrikamız şu an Türkiye’deki en teknolojik oluklu mukavva hattına sahip. Endüstri 4.0 normlarına uygun olarak üretim yaptığımız tesisimizde ürünler tamamen otomasyon sistemleri yardımıyla el değmeden üretilip sevk ediliyor. Endüstri 4.0 için çok fazla yazılıyor çiziliyor ancak birçok sanayici gibi tam olarak ne olduğunu biz de bilmiyorduk. 1-1,5 sene bu konuda mühendis ekiplerimiz ile yoğun araştırmalar yaptık. Özellikle Almanya, İtalya gibi sektörde teknolojik olarak ileri seviyedeki ülkelerde birçok fabrika gezdik. Makineler birbiriyle nasıl konuşuyor, Endüstri 4.0 nedir, personel maliyetlerine etkisi yeterli midir, daha yüksek kaliteli ürünleri nasıl üretiyorlar gibi araştırmalar yaptık. Kendimize örnek aldığımız yerler oldu. Bunlarla ilgili projeler başlattık. 2017 yılında Ar-Ge merkezi için başvurumuzu tamamladık, denetimden geçtik ve sektörde Bakanlık onaylı ilk Ar-Ge Merkezini kuran firma olduk.
• Ar-Ge Merkezi’nde ne yapıyorsunuz?
Ağırlıklı olarak ürün geliştiriyoruz. Kutu denilince dünyada genel geçer modeller vardır. Ofset kutu da üretseniz, bizim gibi oluklu mukavvadan da kutu üretseniz genel kabul görmüş, patentli kutu modelleri var. Bu standart kutularla yapacağınız ürünler her zaman müşterinizin süreçlerine değer katmaya yetmeyebiliyor. Ar-Ge merkezindeki arkadaşlar satış, pazarlama ve ürün geliştirme ekipleri ile müşterilerimizin ürünlerini inceliyor, örneğin portakal üretimi yapan bir müşterimiz için farklı bir kutu çözümü sunabiliyor. Bununla beraber kutuların üretiminde kullandığımız kâğıtlarımızın kalitesiyle ilgili ciddi çalışmalar yapıyoruz. Bizim kutularını ürettiğimiz firmalar, bu kutuların içine kendi ürünlerini koyup uzak mesafelere ihracat da yaptıkları için, onların ürünlerini daha iyi ve daha uzun süre nasıl koruyabiliriz diye çalışmalar yapıyoruz. Ar-Ge merkezimin mesaisi kâğıt fabrikamızdan sonra daha da arttı. Entegrasyon vizyonumuz doğrultusunda 2018 yılı içerisinde ilk kâğıt fabrikası yatırımımızı yaparak, Ankutsan Adana Kâğıt Fabrikasını devreye aldık. Adana fabrikamızın, ülkemizin de hedefleriyle doğru orantılı olarak, ithalatımızı azaltıp katma değerli ürünlerle ihracat yapmamıza yardımcı olması açısından stratejik değeri var. Dengeyi kurmamız gerekiyor. Biz ve bizim gibi birçok oluklu mukavva üreticisi ürettiği ürünlerde, büyük oranda ithalat yoluyla tedarik edilen Kraft vb. kâğıtları kullanıyor. Bu ister istemez sektörün ithal bağımlılığını getiriyor. Biz bu yatırımdan sonra kendi bünyemizdeki kutu üretimlerimizde kullandığımız kâğıtların yüzde 30’unu yine kendi bünyemizde üretir hale geliyoruz. İthalatın önünü kesiyoruz ve kendi kâğıtlarımızla kutu üretip bu kutuları ihraç ediyoruz.
• Bundan sonra yeni lokasyon, yeni yatırım var mı?
2018 içinde Adana Kağıt Fabrikası ve Çerkezköy Oluklu Mukavva Kutu Fabrikası yatırımlarımızı tamamladık. İstanbul Esenyurt’taki fabrikamızı Ankara’daki gibi son teknoloji bir oluklu hattı ve diğer kutu makineleri yatırımı ile Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’ne taşıdık. Orada ciddi bir kapasite olacak. Tam kapasiteye ulaştığında en büyük fabrikamız olacak. Son dönemde bu iki yatırıma yoğunlaştık. 2019 yılında bu yeni iki tesisimizin gelişimini tamamlarken aynı zamanda SAP ile dijital dönüşüm, Turquality marka programı ve organizasyonel gelişim tarafındaki çalışmalarımıza ağırlık veriyor olacağız. 2020 ve sonrası için yeni yatırım planlarımız olacak.
• Yurt dışına yatırım planı var mı?
Yurt dışına dönük yatırım planlarımız var. Bir süredir bu konudaki araştırmalarımızı ve fizibilite çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu olası yatırım konjonktüre göre gündeme alınabilir.
• Son birkaç yıldaki büyüme oranlarınız nedir?
Bizler büyüme rakamlarını birkaç farklı şekilde değerlendiriyoruz. Kâğıt fiyatlarındaki değişimler sebebiyle sadece Türk Lirası olarak bakamıyoruz. Son 3 yılın ortalamasında TL bazında büyümemiz %60’ın üzerinde. Diğer taraftan üretim miktarı olarak yıllık bileşik büyümelere baktığımızda, tonaj bazında ortalama yüzde 30 civarında bir büyümemiz var.
• Bunun motoru ihracat mı yoksa iç piyasada da sizin domine ettiğiniz sektörler var mı?
Evet, iç piyasada yaş meyve sebze gibi güçlü olduğumuz sektörler var ancak domine etmemizi sağlayacak kadar elimizi kuvvetlendirecek, grup olarak bağlı olduğumuz güçlü holdingler yok. Türkiye pazarında bizim de dahil olduğumuz ilk 5 firmaya baktığımızda, 3 tanesi yabancı sermayeli kuruluşlar. Bir tanesi dünyanın, diğeri Avrupa’nın bu sektörde en büyüğü. Bizim gibi tamamı yerli sermayeli bir firma daha var, onlar da başka sektörlerde de faaliyet gösteren bir holdinge kuruluşu. İhracat tarafında rakamlar dinamik, analizlerini yapıyoruz. 2018’de oluklu mukavva sektöründe en fazla kutu ihracatı yapan firmayız. Aynı zamanda Ankara fabrikamızın faaliyete geçmesinden sonra oluklu mukavva yarı mamul satışında pazar payımız da oldukça yüksek.
• Hangi baskı teknolojilerini kullanıyorsunuz?
Ağırlıklı olarak flekso baskı kullanıyoruz. Masterflex baskı teknolojisi kullanarak da üretim yapıyoruz.
• Tirajlar hangi aralıkta?
Ürünlere göre değişkenlik gösterir ancak ortalama 6 -7 bin adet aralığında diyebilirim.
• Olukluda dijital baskı yatırımı gündemde mi?
Direkt olukluda baskı konusunu da değerlendiriyoruz ama şu an için gündemimizde diyemeyiz. Olukluda olmasa da kutu tarafında dijital makine yatırımı yapan bir iki firma oldu son dönemde, bizim de analizlerimiz oluyor bu konuda ancak yatırımlarımıza karar verirken bazı önceliklerimiz var. Bu doğrultuda dijital baskı yatırımı kısa vadeli gündemimizde yer almıyor.
• Ankutsan ve Kutay A.Ş. olarak toplam kaç kişi istihdam ediliyor?
2019 yılında bazı ilave vardiyalar ve oluşturacağımız ilave istihdam ile 800 kişilik büyük bir aile olmaya yolunda ilerliyoruz. 2014’te startını verdiğimiz kurumsal dönüşümüz doğrultusunda son 5 yılda çalışan sayımız yaklaşık 4 kat arttı.
Bu yıl açıklanacak 2018 rakamları ile İstanbul Sanayi Odasının yayınladığı Türkiye’nin ilk 500 büyük sanayi kuruluşu arasında yer alacağımızı düşünüyoruz. Geçtiğimiz yıl ilk 1000 sanayi kurulu içerisinde 505’nci sırada yer almıştık.