Sade Ofset’teki etkinlikte Screen Bölge Satış Müdürü Mark Sherman sorularımızı yanıtladı.
- Türkiye’de uzun bir aradan sonra ilk Screen dijital baskı makinesi kuruldu. Artık Screen yatırımlarına daha çok tanık olacak mıyız?
Evet kesinlikle. Pazar artık hazır, partnerlerimiz doğru ve her şey son 5 yıldır çok gelişti. Şu an iyi bir durumdayız.
- Screen’in Türkiye’deki yakın geleceği açısından ne düşünüyorsunuz?
Türkiye ile çok yakından ilgileniyorum. Bu konuda son 6 ayda birçok şirketle görüşme içindeyiz. Ekonomik durumu biliyoruz. Ancak bu problemlere rağmen Türkiye’de hem etiket hem de yayın tarafında yeni yatırımlar olacağını öngörüyoruz.
- Türkiye’deki ekonomik kriz yatırımcıları da etkiliyor. Bununla ilgili bir öneriniz var mı?
Normalde işin bu kısmından sorumlu değilim ama bu senaryolara karşı distribütörümüz ile görüşüyoruz.
- Dijitalin ağırlığının arttığı bir dönemdeyiz. Ama yatırımcılar devalüasyon ve artan faizlerle karşı karşıya. Türk yatırımcılara ne önerirsiniz?
Dünya çapında durumuna bakacak olursanız ki bu şart, dijital baskı makineleri geçen yıl geleneksellerden daha fazla satıldı. Bunun Türkiye’de olmaması için hiçbir neden yok. Etiket, dergi, ambalaj olsun herhangi bir dokümanı daha az sayıda ve anında basmak söz konusu.
İnsanlar artık matbaalarda baskılarının bitmesini beklemek istemiyor. Hem pahalı hem de zaman israfı. 100-500 kitap istenildiğinde gidilecek yer dijital baskı yapan bir yer olacak. Sonraki ay bir 500 daha gerekirse bir daha sipariş edilebilir. Bir anda 10000 kopya basılmasına gerek yok. Böylece gelecek aya kadar satamayacağın bir şeye para vermenize gerek kalmaz.
“Etiketler ve kitaplar az miktarlarda ama yakın aralıklarla isteniyor. Artık diğer türlüsü ekonomik değil.”
- Bütün olumsuzluklara rağmen iki makine kurulumu yaptınız. Bu durum sizin açınızdan grafiğin yükseldiği anlamına mı geliyor?
Aynen öyle. Az önce söylediğim gibi insanlar artık etiketleri ve kitapları az miktarlarda ama yakın aralıklarla istiyorlar. Artık diğer türlüsü ekonomik değil. İnsanlar satabileceği ya da kullanabileceği şeyi istiyor.
- Dergiler (periyodik yayınlar) konusunda makineleriniz avantajlı mı?
Bence bu makineyi kimse dergi için almayacak. Ellerindekilerle makinelerle o işler yapılacak. Tabii bu benim düşüncem. Bu makineye daha çok yüksek kaliteli kitaplar için yatırım yapılmasını bekliyorum. Konvansiyonel taraftaki makinelerde yüksek tirajlı kitaplar söz konusu. Bizim makinemize geçmek bu işi çok ekonomikleştirecek.
- Türk yatırımcısına ne öneriyorsunuz?
Truepress JetL350UV+ etiket makinesi pazardaki en ekonomik baskıya sahip. Yüksek hızlarda çalışıyor ve çok üretken. En önemlisi sadece istenildiği kadar baskı yapıyor ve üretken oluyor, Truepress Jet520NX inanılmaz bir cihaz. Çok kaliteli baskı yapıyor aynı zamanda sayfa başına üretim maliyeti çok az. Tabi bu yılda 200 milyon A+ baskısı yapıyorsanız inanılmaz önemli. Bence asıl bu yüzden bu zor zamanlarda bu makine başarı yakalayacak. Truepress Jet520HD ise biraz daha farklı bir pazara hizmet ediyor. HD’nin direkt bir yükselişe geçmesini beklemiyoruz. Truepress JetL350UV+ ve Truepress Jet520NX bence iyi başlangıç yapacaklar. Truepress Jet520HD için ise Türkiye’de biraz daha zaman gerekecek herhalde.